Toparlanın Zaman Yolculuğuna Çıkıyoruz!
21 Tem 2015
Kore, Vietnam ve Arap-İsrail savaşları derken koloni devletlerin bağımsızlıklarını kazanmaya başladığı yıllara dönüyoruz.
1950 kadınlarının giydiği en moda kıyafetin adı: “Savaş bile bize engel olamaz”. Bu kıyafeti öyle iyi taşıdılar ki, hem bugüne ilham kaynağı oldu, hem de tarihin en zarif kadınları ünvanını hala kimseye kaptırmadılar. Fakat onlardan biraz rol çalmak keyifli olabilir…
Günümüzde zaman yolculuğuna çıkmış tasarımları da mercek altına almadan bırakmıyoruz. Bu tasarımların sırrını çözdüğümüze göre kemerlerinizi bağlayabilirsiniz 🙂
O yıllara döndüğümüze göre, 1955 Lana Lobell kataloğu almamış olmamız imkansız. Ne de olsa tesetturgiyim.com un henüz keşfedilmediği yıllardayız. Bu internetin bulunuşundan sonra en iyi icat ki aradığınız şeyleri buluyor, en iyileri size sunuyoruz.
Kısa bir reklam arasından sonra o dönemin elbiselerinin ortak özelliğine bakalım: Kabarık eteğin fazlasıyla vurguladığı incecik bel, bulaşık yıkarken bile zarif bir duruş ve asla bozulmayan saçlar…
Bu akımı devam ettirmekte çok haklı olan markalar: Christian Dior, Pierre Balmain, Cristóbal Balenciaga, Charles James ve Jaques Fath.
Dior, kum saati görünümünü abartılı kullandı ki, bu abartıdan çok daha gösterişli bir görünüm demekti. Balenciaga, aynı fikirde değildi ve omuzları ön plana çıkardı. Balmain ise, tam bir Fransız’dı. Ne de olsa tipik Fransız kadını kilo almaz, moda ile ilgisiz gibi görünür ama giydikleri ile göz kamaştırır. James ve Fath ise, zamanın geçtiğinin farkındaydı. Daha çağdaş, abartıdan uzak ve renkliydiler.
Ve Mimya zaman yolculuğuna çıktığında Dior‘un nefes aldırmayan korselerini çıkarttı, Balenciaga‘nın açtığı omuzları kapattı ve Balmain‘in aksine tipik Türk kadınını Jaques Fath gibi çağdaş bir görünüme kavuşturdu.
Ürünü incelemek ve sipariş vermek için tıklayınız.
1950 de kadınlar hep böyle giyinecek değiller ya, dediğinizi duyar gibiyiz. Ofis ve caddelere göz atıyoruz. Caddede Marilyn Monroe bisiklet sürerken ince ve dar kazağı, capri pantolonu ile geziniyor. O yıllarda herkes Marilyn gibi olmak ister, ancak bunları giymek istemez. Korse ile daraltılmış bel yoksa, geniş bir manto ardına saklanmalıdır. İmkansız vücut ölçüleri, rahatsız çamaşırlar derken Ceil Chapman ve Tina Leser asimetrik katmanlara sahip yakalar, dar olmayan kalıplarla kadınları tanıştırmaya başladı. Dior, Balenciaga ve Yves Saint Laurent çuval tipi elbiselere sonradan yönelecekti.
Nefes al ve sana çizilen kalıpları unut diyen bir tarz yavaş yavaş yayılmaya başlayacaktı. 1950 yılında caddede olduğunuzu hayal edin. Yürümekte bile zorlanan kadın yüzlerinin, daha rahat bir kıyafetle gülümsemeye başladığını hayal edin. O yılların reklam afişinde zoraki gülümseyen bembeyaz dişli bir kadın gibi değil. Gözlerinizin gülmesinden bahsediyoruz.
Zaman makinesi olduğunu keşfettiğimiz diğer tasarımcımız Kuaybe Gider, dönemin yapılarına ait çizgiler yerine, karakterize bir kadının figürü olan doğal cazibesini vurgulamayı amaçlıyor. Ürünü incelemek ve sipariş vermek için tıklayınız.
Ya Pınar Akşam gibi zaman makinemiz yoksa? Pınar Akşam‘ın vurguladığı iki şey: Ev işleri için değil, hızlı bir tempo gereken her alan için. Tasarımı taşımak için değil, sadece pratik ama çekici olmak ve tasarımın kadını yükseltmesi için tasarlanması. Bu sebeple zaman yolculuğuna çıkarken rengarenk trençkotlarımızı giyerek hızımızı iki katına çıkartıyoruz. Ürünü incelemek ve sipariş vermek için tıklayınız.
Tarihi değiştiren ve değiştirecek olan tüm kadınlara sevgilerimle…
Yazara ait Diğer Yazılar
Önerilen Yazılar

İkili Melekleri Tanıma Rehberi
20 Nis 2018 - Aktüel

5 Vakit Namaz Bugün Farz Kılındı
13 Nis 2018 - Aktüel

Kına Gecelerinde Hangi Şarkılar Çalınıyor?
13 Nis 2018 - Aktüel